“Ömrüm bir oduna benziyor, ocaktan düşen bir oduna: Öteki odunların ateşinde kavrulmuş, kömürleşmiş ama ne yanmış, ne olduğu gibi kalmış bir oduna benziyor. Fakat diğerlerinin...
Yaralar vardır hayatta, ruhu cüzzam gibi yavaş yavaş yavaş ve yalnızlıkta yiyen, kemiren yaralar. Rey şehrinde kayboldum sanki, bir derviş gibi tüm yolları arşınlarım artık....
Sadık Hidayet, 1903 yılında Tahran’da soylu bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelmiş bir yazar. İran edebiyatının modern dünyaya dönük karamsar yüzü… Efsane denilebilecek eserlerindeki ölüm,...